KAMU MALINA ZARAR VERME- TARAFLAR ARASINDA KİRACILIK İLİŞKİSİNİN BULUNDUĞU- ZARARIN HUKUK MAHKEMELERİ ARACILIĞI İLE TAZMİN EDİLEBİLECEĞİ-UYUŞMAZLIĞIN HUKUKİ İHTİLAF MAHİYETİNDE OLDUĞU-KAST UNSURUNUN OLUŞMADIĞI-BERAAT

T.C.

KARASU

2. ASLİYE CEZA MAHKEMESİ

 

DOSYA NO      : 2018/622 Esas

KARAR NO      : 2021/728

[C.SAVCILIĞI ESAS NO]: 2018/487

 

                                                                                                                                                                                                                                                                                                                        GEREKÇELİ KARAR

                                   T Ü R K   M İ L L E T İ   A D I N A

 

HAKİM :

C. SAVCISI:

KATİP  :

 

DAVACI           : K.H.

KATILAN          : KARASU KAYMAKAMLIĞI,

VEKİLİ  :

SANIK  :

VEKİLLERİ        : Av. MERVE ADIYAMAN,

SUÇ                 : Kamu Malına Zarar Verme

SUÇ TARİHİ / SAATİ    : 25/05/2017

SUÇ YERİ         : SAKARYA/KARASU

KARAR TARİHİ : 06/10/2021

 

Yukarıda açık kimliği yazılı bulunan sanık hakkında Karasu Cumhuriyet Başsavcılığının 07/06/2018 tarih ve 2018/487 Esas sayılı iddianamesi ile açılan kamu davasının yapılıp bitirilen yargılaması sonunda;

 

GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:

İDDİA:

Karasu Cumhuriyet Başsavcılığı'nın 07/06/2018 tarih ve 2018/487 Esas sayılı iddianamesiyle sanığın Kamu Malına Zarar Verme suçunu işlediğinden bahisle eylemine uyan maddeler gereğince cezalandırılması talep ve iddia olunmuştur.

 

Cumhuriyet Savcısı Esas Hakkındaki Mütalaasında: " Yargılama konusu olayda sanık hakkında kamu malına zarar verme suçundan iddianame tanzim edildiği, bu kapsamda yapılan yargılama neticesinde tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirilmiş olup sanığın Karasu İlçesi Denizköy Mahallesinde bulunan Acarlar Longozu olarak bilinen yeri kiraladığı, kira süresi bitiminden sonra şikayet konusu yerin ihale ile bir başka kişiye kiralandığı, Karasu Kaymakamlığı Milli Emlak Müdürlüğünce yapılan tespitte şikayet konusu işletmenin boşaltıldığı ancak seyir terasının sökülerek zarar verildiğinin tespit edildiği, yargılama sırasında sanığın söz konusu yeri kendisinin yaptığını bu sebeple hak iddiasında bulunduğu, kamuya ait yerlerde sonradan yapılan eklentilerinde kamu üzerine kalacağı hususu mevcut ise de somut olay bir bütün halinde değerlendirildiğinde kiracılık ilişkisinden kaynaklandığı, kişilerin veya kamunun maddi zararının bulunması durumunda hukuk mahkemeleri aracılığı ile her zaman tazmin edilebileceği, anlaşmazlığın hukuki itilaf mahiyetinde olduğu bu sebeple sanığın üzerine atılı suçun yasal unsurlarının oluşmadığı anlaşılmakla sanık hakkında beraat kararı verilmesi kamu adına talep ve mütalaa olunur,"demiştir.

 

SAVUNMA:

Sanık … savunmasında: "Ben bu olay ile ilgili daha önce Karasu Cumhuriyet Başsavcılığında ifade vermiştim aynen tekrar ederim, ben suça konu yeri kendim yapmıştım, bana sök dedikleri için beğenmedikleri yerleri söktüm, müşteki kurumun maddi zararı varsa karşılarım, hakkımda lehe olan hükümler uygulansın-O yeri ben yapmıştım, kendim yaptığım yerlerden dolayı dava edilmem ağırıma gitti suçsuzum beraatimi talep ederim- Önceki ifadelerimi tekrar ederim, suçsuzum beraatimi talep ederim," şeklinde savunmada bulunmuştur.

 

Sanık müdafii savunmasında: "Karasu Longozunun tanıtılmasında müvekkilimin yurt dışından geldikten sonra gerekli izinleri alıp yatırım yapmasının payı büyüktür, dosya içerisinde bulunan tahliye taahhütnamesindeki imza müvekkilime ait değildir, muhtemelen aslı kurumdadır, tahahhütnamenin aslı bizde değil, müvekkilim kendisinin yaptığı yerleri söküp alabileceğinin söylenmesi üzerine kendisinin yaptığı yerleri sökmüştür, müvekkilimin kendi yerleri söküp almasının özel hukuk anlamında hiçbir sakıncası yoktur, ayrıca müvekkilim ile kurum arasında imzalanan kira şartnamesinin 13. Maddesinde kiracının sökülebilecek şekilde kapalı alanlar yapabileceği belirtilmiştir, bizim tanıklarımız vardır, …… (Karasu İlçe Jandarma Komutanlığından rütbeli komutan), ……. ve …….. (Karasu Mal Müdürlüğünde çalışan memur), ………(Adapazarı Mal Müdürlüğünde çalışan memur) tanıklarımızın dinlenmesini talep ediyoruz, müvekkilim suçsuzdur, mala zarar verme suçu kasten işlenebilen suçtur, müvekkilimin kastı yoktur- Tanıklarımızdan ….’ın güncel adresi Sakarya Deftarlığı Milli Emlak Müdürlüğü olması dolayısıyla oraya da tebligat gönderilmesini talep ediyoruz,  Mala Zarar Verme suçu kasten işlenen bir suçtun bu hususunda göz önünde bulundurulmasını istiyoruz, ayrıca farklı bir bilirkişiden yeniden rapor alınmasını talep ediyoruz- Tanıklar beyanlarında söküm yapıldığını belirtmektedirler, kira sözleşmesi gereğince ve kiralayan tarafından yapılan müştemilatında idareye ait olacağı düşünüldüğünden suçun vukuu bulduğunu düşünüyoruz, tanık beyanlarındaki aleyhe hususları kabul etmiyoruz- 07/06/2010 tarihinde müvekkilim turizme katkı sağlamak için bu yeri kendi yapmıştır, ancak müşteki kurum tarafından seyir terası adlı yapının daha önceden var olduğu hazineye ait bir taşınmaz olduğu için müvekkilin kamu malına zarar veren sanık sıfatı ile yargılanması ile karşı karşıyayız, oysaki seyir terası adlı yapı ilk kira sözleşmesi öncesinde yoktu, müvekkil kendisine ait fındık tarlasını satarak ve dönümin kaymakamı tarafından desteklenerek Acarlar Longozu adlı yeri turizime kazandırmıştır, 2017 tarihinde yapılan ihale sırasında kendisine yapıyı söküp alabileceği söylenmiştir bu nedenle kendisine ait olan malzemeleri almak için yapıyı sökmeye kalkmıştır, bir önceki celse dinlenen tanıkların beyanlarından anlaşılacağı üzere birkaç parça tahta sökülmüştür, bilirkişi raporunda ise belirtilen rakamın faiş olduğu bu nedenle tarafımızca zararın suçuda kabul anlamına geldiği için tarafımızca giderilmesini talep etmiyoruz, ayrıca Karasu Mal Müdürlüğünden bu yapının hangi tarihte yapıldığı kira sözleşmesinin öncesinde seyir terası adlı yapının var olup olmadığı konusunda müşteki kurumdan görüş talep ediyoruz, ayrıca dönemin Kaymakam'ı şuan …… Kaymakamı …….'dur. Son olarak da onun tanık sıfatı ile dinlenmesini talep ediyoruz-Önceki ifadelerimi tekrar ederiz, öncelikle dosyaya aradan geçen uzun zamana rağmen Fen raporu halen sunulmamıştır, bu sebeple CMK madde 66/2 gereğince bilirkişinin değiştirilmesini talep ediyoruz ayrıca dosyaya yazılı olarak da sunduğumuz üzere dava ile ilgili  tevsi-i tahkikat talebimiz vardır, bu konudaki eksikliklerin giderilmesini talep ediyoruz- 18/12/2019 tarihli tevsii tahkikat talebimizi tekrar ediyoruz, bilirkişi raporlarına itirazlarımızda gözetilerek taleplerimiz doğrultusunda işlem yapılmasını talep ediyoruz ayrıca müvekkilin yapmış olduğu dosyada mevcut olan kira sözleşmesi vardır,  bu sözleşmenin 5. maddesindeki hususun dikkate alındığında suçun unsurlarının oluşmadığı anlaşılacaktır, bu sebeple müvekkilimin beraatine mahkeme aksi kanaatteyse daha önceki taleplerimizin dikkate alınarak eksikliklerin giderilmesi talep olunur-Bilirkişi raporundaki aleyhe olan hususları kabul etmiyoruz, celse arasında katılan idare tarafından ahşap yapı kolaylıkla sökülüp kaldırılmıştır, altında sabitleyici bir temel olmadığı görülmüştür, biz bu nedenlerle rapora itiraz ediyoruz, dosyada bulunan yazılı beyanlarımızı tekrar ederiz, müvekkilin suç işleme kastı bulunmamaktadır, kendisinin beraatini mahkeme aksi kanaatteyse lehe olan hükümlerin uygulanmasını talep ederiz, " şeklinde savunmada bulunmuştur.

 

DELİLLER: Sanığın adli sicil ve nüfus kayıt örneği dosya kapsamına alınmıştır. Soruşturma evrakı ve tüm dosya kapsamı incelendiğinde;

 

Tanık M. beyanında:"Olay yerine ilk gittiğimde tebligat amaçlı gitmiştim, tebligatın içeriğini şuan hatırlamıyorum, hatırladığım kadarıyla çıkış tebligatıydı, ikinci defa olay yerine gittiğimde bir kaç parça tahtanın sökülü olduğunu gördüm, olaya ilişkin bilgim ve görgüm bundan ibarettir, " şeklinde beyanda bulunmuştur.

Tanık B. beyanında: "Olay yerine ilk önce tebligat amacıyla çıkış işlemi için gittik ikinci gittiğimizde ise yer tespiti yapılacağından gittik, ikinci gitmemizin amacı ihalesi yapılan yerin kontrolüydü, olay yerindeki tahtaların söküldüğünü gördük, olaya ilişkin bilgim ve görgüm bundan ibarettir, " şeklinde beyanda bulunmuştur.

Tanık S. beyanında: "Tarafıma Kaymakamlığın emri ile ….'nün ihalesini kazandığı yerde bir kısım söküm işlemi yapıldığı ve bunun durdurulması talimatı üzerine olay yerine gittik, olay yerine gittiğimde sanığın söz konusu yerde duvarların üstünde bulunan lambiri diye tabir edilen tahtaların sökülme işlemi gerçekleştiriliyordu, sanık ile konuşarak ikna yoluyla söküm işlemini durdurduk, biz sökme işlemini bıraktırdıktan sonra tekrardan sökme işlemi yaptığına şahit olmadım ancak ben gittikten sonra yaptıysa da bilemem,  olaya ilişkin bilgim ve görgüm bundan ibarettir," şeklinde beyanda bulunmuştur.

Tanık E. beyanında: " Ben sanığı tanımıyorum. Bir süre Valilik onayı ile Karasu'da Defterdarlık müdür görevi yapmaktaydım. Acarlar Longozu olarak bilinen yerde bulunan iş yerinin kire sözleşmesinin tarihi dolmuş, yeniden sözleşme hazırladım. Tebligat yapmak için memur arkadaşlarla gittim. Şahsın iş yerine gittik tebligatı kendisine yaptık. Tebligat yaptığımız tarihi hatırlamıyorum. Hatırladığım kadarı ile 2017 yılında ben vekaleten bu müdürlüğe bakmıştım. Bu şahsın kamu malına zarar verdiğine dair her hangi bir bilgim ve görgüm bulunmamaktadır. Longozun üzerindeki yapıların kimin yaptığına dair veya kime ait olduğuna dair benim bir bilgim yoktur," şeklinde beyanda bulunmuştur.

 

Dosyada mevcut 20/12/2019 tarihli fen bilirkişi raporunun: "...Dava konusu yerin kapalı restoran alanının 281,25 m2 olduğu, üzeri kapalı balkon 100,00 m2 toplam alanının 381,25 m2 olduğu anlaşılmış olup yukarıdaki krokimde gösterilmiştir," şeklinde düzenlendiği görülmüştür.

Dosyada mevcut 17/01/2019 havale tarihli inşaat bilirkişi raporunun sonuç kısmının: "1- 07.06.2010 tarihli yer teslim tutanağında; Devletin Hüküm ve Tasarrufu altındaki taşınmazı Seyir Terası olarak kullanılmak üzere (şüpheliye) ……'ye üzerindeki ……. tarafından yapılan ahşap yapı ile birlikte teslim edildiği görüldüğünden: 2-02.04.2014 tarihli Tahliye Taahhütnamesinde ve 07.06.2010 tarihli Kira Sözleşmesinin 12. Maddesinde Sözleşme ile teslim edilen ve teslim tutanağında belirtilen müştemilat ve muhdesatın tahliyesi talep edildiğinde; kiralayanın (…..) söz konusu taşınmazı, boş ve sağlam olarak tahliye edeceğini taahhüt etmesine rağmen; ahşap yapıyı kısmen sökmesi fiilinin, Tahliye Taahhütnamesine ve Kira Sözleşmesine aykırılık teşkil ettiği kanaatindeyim.3-Şüpheli ……. taralından Tahliye Taahhütnamesine ve Kira Sözleşmesine aykırı olarak boş ve sağlam olarak teslim etmesi gereken ahşap yapıya kısmen sökerek verdiği zararın bedeli 6.626,47 TL olarak laralımdan hesaplanmıştır," şeklinde düzenlendiği görülmüştür.

 

Dosyada mevcut 01/02/2021 havale tarihli inşaat bilirkişi ek raporunun sonuç kısmının: "Söz korusu ahşap yapının kullanılan malzemeleri ve yapılış şekli (bağlantıları) göz önüne alındığında. sökülür, takılabilir ve/veya taşınabilir yapı sınıfında olmadığı, sabit (Kalıcı) yapı olarak değerlendirilmesi gerektiği kanaatindeyim," şeklinde düzenlendiği görülmüştür.

 

DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ, HUKUKİ  VE VİCDANİ KANAAT:

 

Her ne kadar sanık …… hakkında kamu malına zarar verme suçundan TCK 152/1-a maddesi gereğince cezalandırılması talebi ile mahkememize kamu davası açılmış ise de dava konusu olayda sanığın Karasu İlçesi Denizköy Mahallesinde bulunan Acarlar Longozu olarak bilinen yeri Karasu Kaymakamlığı'ndan kiraladığı, kira süresi bitiminden sonra şikayet konusu yerin ihale ile bir başka kişiye kiralandığı, Karasu Kaymakamlığı Milli Emlak Müdürlüğünce yapılan tespitte şikayet konusu işletmenin boşaltıldığı ancak seyir terasının sökülerek zarar verildiğinin tespit edildiği, sanığın aşamalarda alınan savunmasında özetle söz konusu yeri kendisinin yaptığını,  2017 tarihinde yapılan ihale sırasında kendisine yapıyı söküp alabileceğinin söylendiğini bu nedenle kendisine ait olan malzemeleri almak için yapıyı sökmeye kalkmış olduğunu kamu malına zarar verme kastının bulunmadığını beyan ettiği, kamuya ait yerlerde sonradan yapılan eklentilerinde kamu üzerine kalacağı hususu mevcut ise de taraflar arasında kiracılık ilişkisinin bulunduğu, kişilerin veya kamunun maddi zararının bulunması durumunda hukuk mahkemeleri aracılığı ile tazmin edilebileceği, somut olayın da sanık ve idare arasında hukuki itilaf mahiyetinde olduğu, açıklamalar ve tüm dosya kapsamından  sanığın üzerine atılı suç yönünden kastının bulunmadığı kanaatine varılmakla unsurları yönünden oluşmayan atılı suçtan beraat kararı vermek gerekmiştir.

 

HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;

1-Her ne kadar sanık ……. hakkında Kamu Malına Zarar Verme suçundan TCK 152/1-a maddesi gereğince cezalandırılması talebi ile mahkememize kamu davası açılmış ise de sanığın üzerine atılı suçun yasal unsurları oluşmadığından sanığın üzerine atılı suçtan 5271 sayılı CMK’nın 223/2-a maddesi gereğince BERAATİNE,

2-Beraat eden sanığın kendisini vekil ile temsil ettirdiği anlaşılmakla A.A.Ü.T. uyarınca 4.080,00 TL vekalet ücretinin hazineden alınarak sanığa verilmesine,

Yargılama nedeniyle yapılan giderlerin hazine üzerinde bırakılmasına,

Dair, Mahkememiz tarafından kurulan hükme karşı sanığa ve sanık müdafiine tefhiminden, katılan kurum vekiline tebliğinden itibaren 7 gün içerisinde mahkememize verilecek dilekçe veya tutanağa geçirmek koşulu ile zabıt katibine doğrudan sözlü beyan ile Sakarya Bölge Adliye Mahkemesine İstinaf yolu açık olmak üzere cumhuriyet savcısının katılımıyla sanığın ve sanık müdafiinin yüzüne karşı, katılan kurum vekilinin yokluğunda mütalaya uygun şekilde verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.06/10/2021

 

Katip                                                                          Hakim                                                           

e-imzalıdır                                                                 e-imzalıdır                                         

 

 

 

 

 

 

NOT: KARAR TARAFLARCA İSTİNAF EDİLMEKSİZİN KESİNLEŞMİŞTİR.

Diğer Kararlar