KYK ÖĞRENİM KREDİSİ-GERİ ÖDEME PLANININ AKSATILMASI-BİR KISIM TAKSİTLERİN ÖDENMİŞ OLDUĞU-ÖDEME YAPILAN KISIMA İLİŞKİN DAVACININ BORÇLU OLMADIĞI-ÖDEME EMRİNİN İPTALİ
T.C.
SAKARYA
1.İDARE MAHKEMESİ
ESAS NO :2019/892
KARAR NO :2020/329
DAVACI :
VEKİLİ : AV. İBRAHİM ADIYAMAN
DAVALI : SAKARYA VERGİ DAİRESİ BAŞKANLIĞI
VEKİLİ :
DAVANIN ÖZETİ: Davacı tarafından, 22.01.2019 tarih ve 2019012266MYp0000010 sayılı ödeme emrinin 7, 10, 11, 13, 14, 15, 17, 18, 20, 22, 23 sıra no'lu alacak kalemlerine ilişkin kısmının ; tebliğ tarihinden önce ödendiği, bu sıradaki alacak kalemlerinden 7, 10, 13, 17, 14, 22 ve 15. sıradaki kalemlerin interaktif vergi dairesi üzerinden kredi kartı aracılığıyla; 11, 18, 20 ve 23. sıradaki kalemlerin de iade alacağından mahsup edilmek suretiyle ödendiği, 26/10/2019 tarihi itibarıyla yüksek öğrenim kredi borcuna geri ödeme takip dosyasına ilişkin vadesi geçmiş her hangi bir borcu bulunmadığı, vadesi henüz gelmemiş fakat mevzuat gereği muaccel sayılan yüksek öğrenim kredisi borcu alacak kalemleri ile, vadesi geçmiş fakat ödeme emrinin tebliği öncesinde izah edildiği surette ödenmiş olan alacakları konu edinen ödeme emrinin bu yönüyle hukuka uygun olduğundan bahsetmenin mümkün olmadığı, açıkça hukuka aykırı olduğu, halen Sakarya Barosu'na kayıtlı olarak serbest avukatlık yapmakta olduğu, Avukatlık Kanunu gereği "Kamu Görevlisi" sıfatını haiz olduğu, vekaletnamelerdeki ahzu kabz yetkisi kapsamında müvekkilerine ait ödeme ve iadelerin banka hesaplarına gelmekte olduğu, davalı idare tarafından yapılacak bir e-haciz halinde telafisi mümkün olmayan zararlar doğacağı, hepsinden ziyade disiplin hukuku ve Türk Ceza Kanunu kapsamında görev suçlarından soruşturma ve kovuşturmalara maruz kalabileceği, açıkça hukuka aykırı olduğu ve telafisi mümkün olmayan maddi manevi zararlara neden olacağı iddialarıyla iptali istenilmektedir.
SAVUNMANIN ÖZETİ : Dava konusu ödeme emrinin 22.01.2019 tarihinde düzenlendiği ve davacı tarafından ilk ödemenin ise 28.01.2019 tarihinde gerçekleştiği, bu durumda yapılacak tahsilatların ödeme emri içeriğinde ödenmeyen kısımlara ilişkin olacağı iddialarıyla dava konu işlemin hukuka uygun olduğu ileri sürülerek davanın reddi gerektiği savunulmaktadır.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Sakarya 1. İdare Mahkemesi Hakimliği'nce, Sakarya Vergi Mahkemesi Hakimliği'nce verilen 06/11/2019 gün, E:2019/461, K:2019/462 sayılı görevsizlik kararı üzerine Mahkememize gönderilen ve Mahkememiz esasına kaydına alınan dava dosyası incelendikten sonra işin esası hakkında gereği düşünüldü;
6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsili Usulü Hakkında Kanun’un 55.maddesinde; "Amme alacağını vadesinde ödemiyenlere, 15 gün içinde borçlarını ödemeleri veya mal bildiriminde bulunmaları lüzumu bir “ödeme emri” ile tebliğ olunur.
Ödeme emrinde borcun asıl ve ferilerinin mahiyet ve miktarları, nereye ödeneceği, müddetinde ödemediği veya mal bildiriminde bulunmadığı takdirde borcun cebren tahsil ve borçlunun mal bildiriminde bulununcaya kadar üç ayı geçmemek üzere hapis ile tazyik olunacağı, gerçeğe aykırı bildirimde bulunduğu takdirde hapis ile cezalandırılacağı kayıtlı bulunur. Ayrıca, borçlu-nun 114 üncü maddedeki vazifeleri ve bu vazifeleri yerine getirmediği takdirde hakkında tatbik edilecek olan ceza bu ödeme emrinde kendisine bildirilir."hükmüne yer verilmiştir,
Anılan Kanunun 58.maddesinde ise, kendisine ödeme emri tebliğ olunan şahsın, böyle bir borcu olmadığı, veya kısmen ödediği veya zamanaşımına uğradığı iddialarıyla, tebliğ tarihinden itibaren onbeş gün içinde dava açabileceği öngörülmüştür.
Dava dosyasının incelenmesinden; davacı tarafından, 22.01.2019 tarih ve 2019012266MYp0000010 sayılı ödeme emrinin 7, 10, 11, 13, 14, 15, 17, 18, 20, 22, 23 sıra no'lu alacak kalemlerine ilişkin kısmının tebliğ tarihinden önce ödendiğinden bahisle iptali istemiyle bakılmakta olan davanın açıldığı anlaşılmıştır.
Uyuşmazlık konusu olayda; 2019012266MYp0000010 sayılı ödeme emrinin 22.01.2019 tarihinde düzenlendiği,davacı tarafından 2019012266MYp0000010 sayılı ödeme emrinin 7, 10, 11, 13, 14, 15, 17, 18, 20, 22, 23 sıra no'lu alacak kalemlerine ilişkin kısmı bakımından 28.01.2019 tarihinde ilk ödememin,01.10.2019 tarihinde ise 11. Takside (sıra no 15) ilişkin son ödemenin yapıldığı,davalı idare tarafından ise dava konusu ödeme emrinin 25.10.2019 tarihinde davacıya tebliğ edildiği görülmüştür.
Bu durumda;dava konusu ödeme emrinin 7, 10, 11, 13, 14, 15, 17, 18, 20, 22, 23 sıra no'lu alacak kalemlerine ilişkin ve toplam 3.502,80 TL tutara ilişkin kısmının davacı tarafından ödendiği,ödeme emri tebliğ edildiğinde bahsedilen kısma ilişkin davacının borcu olmadığı dolayısıyla dava konusu 22.01.2019 tarih ve 2019012266MYp0000010 sayılı ödeme emrinin 7, 10, 11, 13, 14, 15, 17, 18, 20, 22, 23 sıra no'lu alacak kalemlerine ilişkin kısmı bakımından hukuka uygun olmadığı sonucuna varılmıştır.
Açıklanan nedenlerle, dava konusu işlemin iptaline, aşağıda dökümü yapılan 317,70-TL yargılama gideri ile kararın verildiği tarihte yürürlükte bulunan A.A.Ü.T. Uyarınca belirlenen 1.700,00-TL avukatlık ücretinin davalı idareden alınarak davacıya, yürütmenin durdurulması itiraz aşamasında davalı idare tarafından yapılan 19,00-TL yargılama giderinin davalı idare üzerinde bırakılmasına, artan posta ücretinin karar kesin olduğundan taraflara iadesine, 2577 sayılı Kanun'un 45.maddesi hükmü uyarınca kesin (yargı yolu kapalı) olmak üzere, 01/06/2020 tarihinde karar verildi.
HAKİM